Türkiyenin Paylaşım Platformu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Türkiyenin Paylaşım Platformu

>>>>>>>ForumTurkiye<<<<<<<
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230;

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
crazyWarrior
ADMİNİSTRATOR
ADMİNİSTRATOR
crazyWarrior


Mesaj Sayısı : 99
Yaş : 32
Nerden : KoNyA
Takımı : Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230; 1447
Kayıt tarihi : 02/08/08

Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230; Empty
MesajKonu: Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230;   Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230; EmptySalı Ağus. 05, 2008 3:06 pm

Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230; 20049122
Oyun dünyasında Battlefield serisi denilince birçok oyuncunun gözleri parlar. Bu başarılı yapım, büyük bir kitleyi peşinden sürüklemiş ve bir sürü hayran edinmesine yol açmıştır. Öyle ki, internet kafelerde hala serinin oyunlarını deliler gibi oynayanları görebilirsiniz. İşin garibi, ben bir FPS hastası olmama rağmen, Battlefield geçmişim fazla yoktur Hatta Bad Company'i oynamaya başladıktan sonra, niye diğer Battlefield'larla çok ilgilenmediğime pişman olduğum söylenebilir… Allahtan hemen serinin önceki oyunlarının CD'lerini buldum ve en kısa zamanda kendileriyle ilgileneceğime dair kendime söz verdim

Ben serinin önceki oyunlarını böyle kaçırırken, EA konsollar için yeni bir Battlefield oyununa imzasını atarak Bad Company'i duyurunca, bari bu zamana kadar PC'mi şenlendiremedim, PS3'ümü ödüllendireyim dedim. Bakalım iyi mi yoksa kötü mü ettik…

Öncelikle sırf çoklu oyunculu (multiplayer) yapımları sevmeyenler için iyi bir haberimiz var. Oyunun Tek Kişilik (Single Player) senaryosu da mevcut. Önceki Battlefield'lara pek yüz vermememin sebebi aslında buydu. İyi bir senaryo olduğu sürece hep tek kişilik FPS'leri oynamışımdır. Multiplayer'ı hiç denememiş olmama rağmen, niyeyse çekici gelmemiş ve merak da etmemişimdir. Ta ki Orange Box'ı alıp Team Fortress oynayana kadar… TF2 ile 5-10dk içerisinde deli gibi eğlenince, multiplayer oyunlarda neler kaçırdığımı o zaman anladım ve Battlefield serisi ile ilgili deneyimlerini ağzı sulanarak aktaranlara garip gözlerle bakmayı bıraktım

Tek kişilik senaryo ile konuya gireyim… 222.Taburdan Preston Marlon adında bir askeri canlandırıyoruz. Bu askerimizin biraz "şapşal" olduğundan olsa gerek, başka beceriksiz askerlerin de toplandığı, her konuda hemen öne sürülen, "onlar yapsın" denilen bir birlik olan Bad Company'e "sürülmüş" olduğunu anlıyoruz. Bu takımda bizden başka 3 kişi daha var. Sarge, Haggard ve Sweetwater… Asıl eğlence de burada başlıyor. Özellikle Haggard ve Sweetwater durmadan gırgır-şamata yapıyorlar. Bad Company'nin tanıtım videolarını görmüşsünüzdür, oyunda çatışmaya girmediğiniz zamanlarda bir "gırgır" modu hakim Örneğin komutanımız Sarge, telsizle merkezden bir bayandan görevimizi alırken, bu sırada Sweetwater "aa bu yeni telsiz operatörü mü? Sesi ne kadar güzeeeel" benzeri bir cümle sarf ediyor ve her görev bildiriminde onunla ilgili "benden de selam söyle" vs. gibi muzurluklar yapıyor. Haggard ise apayrı bir alem. O da durmadan espri yapıyor. Bazen boş gibi görünen bir binaya girip şöyle bir kolaçan edilmesi gerekiyor diyelim, Sweetwater'la Haggard hemen kafa kafaya verip tartışmaya başlıyorlar, "kim girecek? ben girmem, ben dışarıdan kontrol ederim, şu yeni gelen eleman girsin" deyip "hey eleman, sen gir bi bak" diye bize dönüyorlar. Bunun yanında örneğin bir Hummer'a binip sağa sola giderken, aracın radyosunu açabiliyoruz ve orada da muzır müziklerle karşılaşabiliyorsunuz… Oyunun bu gırgır havası, çatışma anlarına gelince birden duruluyor ve normal bir FPS aksiyonu içine dalıyoruz.

Oyunun özelliklerinden biraz bahsedecek olursak; ilk dikkat çekenin grafikler olduğunu görüyoruz. Oyun sadece PS3 ve Xbox 360 için çıkmış olmasına rağmen, grafikler çok etkileyici değil. İnsan bu makinelerin sınırlarının biraz daha zorlanmış olmasını umuyor ister istemez. Veya çevre grafikleri genel anlamda fena değilken, ağaçları görünce bu hisse kapılıyorsunuz. En azından ağaçlar bu grafiklerle olmamalıydı diye düşünmeden edemiyoruz. Grafik yönünden zaten gerek yerli gerekse yabancı sitelerde yapılan incelemelerde de bu durum ele alınmış ve genelde buradan biraz puan kırmışlar. Ben de öyle yapacağım

Elbette ki bu durum, "Battlefield" etiketi taşıyan bir oyuna kötü davranılması gerektiği anlamına gelmiyor. Zaten bu "Battlefield" etiketi sayesinde herşeyin grafik olmadığını da anlıyoruz. Yapımcı DICE'ın bize sunduğu en büyük yenilik, Frostbite motoru ve etraftaki yapıların neredeyse sadece iskeleti kalana kadar yıkılabiliyor olması… İncelemenin sonundaki ekran görüntüleri durumu anlatmaya çalıştım Tek kişilik senaryonun ilk başlarında kapısı kilitli olan barakaya "e duvardan girelim, eleman sen şurada bi delik aç" şeklinde bir gösteri ile durum bize açıklanıyor. Elimizdeki bombaatarla duvarda delik açtığımızı görünce yüzümüzde bir tebessüm beliriyor ve geri kalan duvarları da havaya uçurmaya başlıyoruz Burada nadiren de olsa ufak hatalar oluyor ve ateş ettiğimiz yer o sırada yıkılmayabiliyor. Biraz yanına ateş edince yıkılıyor mesela. Fakat bunları görmezden gelebiliriz…

Sesler ise bir harika… Gerek çatışmalardaki silah sesleri, seslerin yankılanması, karakterlerin seslendirmeleri vs. gibi bütün sesler olması gerektiği gibi, hiçbir eksik yok.

Bunların yanında, konsolda FPS oynamak her zaman garip gelmiştir. Elimde SixaxiS, bir süre kontrollere alışmaya çalıştım. Ateş etmek yerine zıpladığım, nişan almak yerine ikincil ateş düğmesine basıp herşeyi berbat ettiğim çok oldu Veya nişan alırken elinizdeki analog joystick'i biraz oynatınca cart diye hedefin alakasız bir yere gitmesi gibi durumlarla karşılaşabilirsiniz. Ama eliniz bir süre sonra alışıyor ve her ne kadar PC tadında olmasa da, iyice hakim şekilde oyuna devam edebiliyorsunuz.

Yanımızda bulunan karakterlere gelirsek, yapay zeka yönünden çok kuvvetli değiller. Örneğin bazen bir yerde durup karşıya ateş ediyor, karşıdaki asker duvarın arkasındayken çıkmasını beklemiyor, boş duvara ateş edebiliyor. Veya bulunduğu noktadan adamı göremiyor, ağacın arkasında kalıyor diyelim; ağaç yokmuş gibi karşıya ateş etmeye çalışıyor. Bunun yanında düşman yapay zekası daha başarılı. Karşımıza kabak gibi çıkmıyorlar, saklanıyorlar, siper alıyorlar…

Bu arada oyunda yerden sağlık paketi almıyoruz, onun yerine kendimize saplayarak bizi kendimize getiren bir sağlık iğnesi var. Gerçi bu iğne 20sn'de bir kullanılabilir hale geliyor ve bazı durumlarda işinizi oldukça kolaylaştırabiliyor. Bu bakımdan aslında sağlık paketlerini yerden toplamayı tercih ederdim. Bu iğne ile beraber "ikincil" şekilde kullanabileceğiniz araç tamir kiti de mevcut. Ayrıca oyun içinde buna benzer çeşitli aletler bularak yine aynı şekilde kullanabiliyoruz. Oyunda birçok araç, tank, top, makineli tüfek vs.'yi de kullanabildiğimizi söylememe sanırım gerek yok

Gelelim Çoklu Oyuncu moduna… Sanıyorum ki oyunun en can alıcı noktası burası Yukarıda yazdığım "Battlefield" etiketi işte burada adeta gözümüze sokuluyor ve "işte tecrübe konuşmuş" demekten kendinizi alamıyorsunuz. 24 kişiye kadar oyuncu desteği veriliyor ve 8 farklı harita sunuluyor. Assault, Demolution, Recon, Specialist ve Support olmak üzere 5 farklı sınıftan birini seçip oyuna kendinizi atabiliyorsunuz. Seçtiğiniz sınıf aslında çok önemli değil, çünkü oyun içinde istediğiniz zaman değiştirebiliyorsunuz. Asıl yenilik ise Gold Rush modu. Bu modda, bir taraf savunan, diğer taraf ise saldıran rolünü üstleniyor. Savunan tarafın elinde altın külçeleri ile dolu büyük sandıklar var ve karşı tarafın bunları yok etmesini engellemeye çalışıyor. Saldıran taraf da, bu sandıkları açarak veya yok ederek savunan tarafı egale etmeye çalışıyorlar. Bu mod gerçekten çok zevkli olmuş… Ayrıca oyun esnasında puan ve saygınlık kazanarak hem rütbe sahibi oluyorsunuz, hem de kazandığınız puanlar ile yeni silahları da açabiliyorsunuz.

Sonuç olarak; ilk etapta grafiklerine takılsanız bile, hemen karar vermeyin ve oyunun içine önce şöyle bir dalın, kendinizi bırakın Battlefield ismi sayesinde kesinlikle hayal kırıklığına uğramıyorsunuz. Konsol sahibiyseniz kaçırılmaması gereken bir oyun bu… Önce bir tek kişilik modu bitirin, ardından çok oyunculu modda zamanın nasıl geçtiğini anlamayın Daha önce benim gibi Battlefield'lara yüz vermemek gibi bir hata yapmaya devam edenler varsa, yapmasın En azından Bad Company ile başlangıç yapmış olun. Konsol sahibi olan oyuncuların kaçırmaması gereken bir oyun diyorum ve yazımı bitiriyorum. Herkese iyi oyunlar…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
By_İsmail
MODERATÖR
MODERATÖR
By_İsmail


Mesaj Sayısı : 183
Yaş : 39
Nerden : Nereye
Ruh Hali : Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230; Hosgor10
Takımı : Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230; 1446
Kayıt tarihi : 05/08/08

Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230; Empty
MesajKonu: Geri: Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230;   Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230; EmptyÇarş. Ağus. 06, 2008 10:28 am

Paylaşım İçin Teşekkürler
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Battlefield: Bad Company (PS3) İncelemesi&#8230;
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Türkiyenin Paylaşım Platformu :: ForumTurkiye Online Oyunlar Bölümü :: Oyun Tanıtımı-
Buraya geçin:  
forum kurmak | ©phpBB | Bedava yardımlaşma forumu | Suistimalı göstermek | Son tartışmalar